Uludag Üniversitesi ile Türk Ocaklari Bursa Subesi ortakliginda 4.sü gerçeklestirilen Her Yil Bir Büyük Türk Bilgi Sölenleri kapsaminda ele alinan Cengiz Aytmatov’u oglu Askar Aytmatov anlatti.
Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde düzenlenen sölenin son gününde yapilan oturumda Cengiz Aytmatov’un diplomat yönü masaya yatirildi. Panelde Kirgizistan eski Dis Isleri Bakani ve Cengiz Aytmatov’un oglu Askar Aytmatov, Uludag Üniversitesi’nden Prof. Dr. Baris Özdal ve Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Firat Purtas konusmaci olarak yer aldi.
Babasi hayattayken onunla ilgili konusmaktan her zaman kaçindigini söyleyen Askar Aytmatov, babasinin mirasinin devam ettirilmesi adina ölümünden sonra onun anildigi toplantilara katilmaya özen gösterdigini vurguladi. Çocukken babasina ait hatirladigi seylerin basinda onun çok iyi bir masalci olmasinin geldigini kaydeden Aytmatov; “Babam ben sabah uyandigimda çalisiyordu. Babam ben aksam yatarken de çalisiyordu. Ömrünü hiçbir zaman bosa geçirmedi. Düzenli ve çaliskan bir insandi. Onun eserlerini nasil ve hangi sartlarda yazdigini ben dâhil hiç kimse bilemez. Kendisine özgü bir çalisma disiplini vardi. Eserlerini yazarken çalisma odasinda olurdu ve biz onu pek rahatsiz etmemeye çalisirdik. Bana asla kötü bir söz söylemedi. Onu ne kadar sinirlendirsem de asla bana el kaldirmadi. Kendisi hakli oldugu zamanlarda bile beni üzecek seyler söylemedi. Gerçekten iyi bir babaydi” dedi.
TÜRKIYE ZIYARETI BENIM KADERIMI ÇIZDI
Sovyetler Birligi zamaninda babasinin diplomat olmasi nedeniyle dünyanin pek çok ülkesine gittigini açiklayan Askar Aytmatov, ilk kez Türkiye’yi ziyaret edecegi zaman kendisini de götürmek istedigini söyledi. Babasi ile böyle bir seyahat yapacak olmasindan dolayi büyük bir heyecan duydugunu vurgulayan Aytmatov; “Sovyetler zamaninda sadece ülke yöneticileri, önemli diplomatlar ve bazi güvenilir aydinlar ülke disina çikabiliyordu. Babam da bu insanlardan birisiydi. Kendisi bir Türkiye ziyaretinde beni de yaninda götürmek istedi. Ancak öylesine siki bir dönem vardi ki Cengiz Aytmatov’un oglu ile Türkiye’yi ziyaret etmesi için gereken evraklarin hazirlanmasi tam 3 gün sürdü. Sonunda benim de babamla birlikte gitmeme izin verdiler. Annem bir kulak burun bogaz doktoruydu ve benim de doktor olmami istiyordu. Ancak ben Türkiye ziyaretimin ardindan bir diplomat olmaya karar verdim. Türkiye’yi çok sevdim ve ikinci evim olarak görüyorum. Türklerin babama gösterdikleri sevgi, beni ayrica mutlu ediyor ve gururlandiriyor” diye konustu.
BABAMIN PATRONLUGUNU YAPTIM
Zaman içerisinde diplomat olma yolunda emin adimlarla ilerledigini ve en sonunda Kirgizistan Dis Isleri Bakanligi’na kadar yükseldigini aktaran Aytmatov, bakanligi sirasinda babasinin bir büyükelçi olarak kendisine bagli çalistiginin altini çizdi. Profesyonel diplomatliga babasindan önce basladigini hatirlatan Aytmatov; “Babam benden sonra diplomat oldu. Daha farkli görevleri tercih etmedi. Büyükelçi olarak farkli ülkelerde görev yapti. Ben bakan oldugumda babamin patronu oldum. Dis isleri bakaniyken babam bana bagli büyükelçi olarak görev yapti. Kirgiz bir gazete bu duruma, ‘Bu çocuk böyle bir duruma nasil cüret edebilir’ diye yorum yapti. Ancak tabi ki de babam her ortamda benden çok daha önce geliyordu ve bu durum son derece normaldi” seklinde konustu.
DÜNYA AYTMATOV’U YAZARLIK ÖZELLIGI ILE TANIYOR
Gazi Üniversitesi Ögretim Üyesi Prof. Dr. Firat Purtas ise yaptigi konusmasinda Cengiz Aytmatov’un 20 yil boyunca diplomat olarak çalistigini hatirlatti. Bu süre boyunca basarili bir büyükelçilik görevini sürdürdügünü kaydeden Purtas; “Ne kadar basarili bir diplomat olursa olsun. Aytmatov cesur bir yazar, romanci, baris elçisi ve filozof olarak taniyoruz. Dünya onu bir yazar olarak taniyor. O, evrensel degerleri savunan, insanlari barisa davet eden, çevre hassasiyeti yüksek olan, kendi vatanina çok düskün bir insan olarak taniyor. Hümanizm yönü ön plana çikiyor. Türki dünyasinin ulu sahsiyetlerinden birisi olarak, bizi gururlandiran en önemli yani da dünya çapinda taninan bir yazar olmasidir. Eserleri 180’den fazla dile çevrilmis biridir.” dedi.
Oturumun moderatörlügünü yapan Uludag Üniversitesi Ögretim Üyesi Prof. Dr. Baris Özdal da düzenlenen Cengiz Aytmatov’u Anma Etkinliginde emegi geçen herkese tesekkür etti. Aytmatov’un diplomatik kariyerine 1990 yili öncesinde basladigini açiklayan Özdal, Isik Gölü Forumu ile diplomatlik çalismalarinda zirveye çiktigini kaydetti.
