Tip fakültelerinde verilen egitimin “olmazsa olmazi” olarak görülen kadavra (tip egitimi için hazirlanmis ceset) sorunu, bagisçilarinin artmasiyla önümüzdeki yillarda asilacak gibi görünüyor. Sorunun çözümlenmesi konusundaki ilk umut, bagisçi sayisinin artmasiyla dogdu. Yapilan egitimlerin yani sira sosyal medya üzerinden kurulan iletisim ve etkilesimin de kadavra bagisini artirdigi belirtiliyor.
Uludag Üniversitesi Tip Fakültesi Anatomi Anabilim Dali Ögretim Üyesi Doç. Dr. Ilker Mustafa Kafa, son dönemde kadavra bagislayanlarda artis oldugunu söyledi. Doç. Dr. Kafa, yarisi son dönemlerde olmak üzere toplam 100’e yakin kisinin kendisini kadavra olarak bagisladigini, bu bagislarin yüzde 20’sinin gerçeklesmesi halinde bile uzun süre kadavra sikintisi yasamayacaklarini söyledi.
KADIN KADAVRASI AZ
Türkiye’deki tip fakültelerinde 2013 verilerine göre toplam 20 bin ögrencinin 126 kadavra üzerinde egitim görmeye çalistigini belirten Doç. Dr. Kafa, farkli asamalarda 261 ögrenciye bir kadavra düstügünü, bunun idealinin ise 6 ögrenciye bir kadavra oldugunu söyledi. Üniversite olarak nispeten iyi bir durumda olunsa da en çok kadin kadavrasi konusunda sikinti çektiklerini dile getiren Doç. Dr. Kafa, Uludag Üniversitesi Tip Fakültesi’nde 1’i kadin olmak 15 kadavra bulundugunu, bunun 10 tanesini rotasyon usulü ile yani bir süre kullandiktan sonra yenilenmesi için özel ilaçlanmis havuzlarda bekleterek yeniden kullandiklarini bildirdi. Bir kadavrayi, yapilan isleme bagli olarak 5-10 yil kullanabildiklerini ifade eden Doç. Dr. Kafa, ögrenci sayisi arttikça kadavralarin ömrünün de azaldigini, ömrü bitenlerin de usule uygun olarak gömüldügünü kaydetti.
AVRUPA’DA BAGISÇI ÇOK
Japonya’nin 2-4 ögrenciye bir kadavra ile bu konuda en iyi durumda oldugunu vurgulayan Doç. Dr. Kafa sunlari söyledi:
“Avrupa’da da 6-7 ögrenciye bir kadavra düsüyor. Ama Avrupa’da söyle bir durum var. Orada bin kisiden biri kadavra bagisçisi. Üniversiteler kadavra bagisini yogunluktan dolayi dönem dönem kapatmak zorunda kaliyorlar. Türkiye’de ise bagis Avrupa’dan çok düsük, bu konuda bir açlik durumu söz konusu. Türkiye’deki kadavra ihtiyacini agirlikli olarak kimsesizler gideriyor. Adli Tip Kurumu kanaliyla, resmi protokollerle ve kanunlarla kadavra saglanmaya çalisiliyor. Diger bir açidan, bazen de kisi kendini vasiyetinde belirterek bagislasa bile, bagisçinin vefatindan sonra ailesi vazgeçebiliyor. Kanunlarimiz çok açik olmasa da, organ ve kadavra bagisinda tüm söz hakkini yakinlarina vermis durumda” dedi.
Türkiye’deki kadavra sorununun asilmasi için ailelerin bilinçlendirilmesinin büyük önem tasidigini anlatan Doç. Dr. Kafa, hukuki düzenlemeler yapilarak kisinin vasiyetini esas alan bir sistemin getirilmesinin daha olumlu olabilecegini savundu.
KADAVRANIN YARARLARI
Tip egitiminde kadavranin yerini hiçbir seyin tutmadigini vurgulayan Anatomi Anabilim Dali Ögretim Üyesi Doç. Dr. Ilker Mustafa Kafa, “Ögrenci kadavrada, yumusak bir insan vücudunu damarlariyla, sinirleri ile ve diger tüm olusumlari ile birlikte görebiliyor. Bozulmus, uzun süre kullanilmis kadavrada tip egitimi neredeyse imkânsizdir. Cerrah olacaksa nasil kesecegini, nereden kesmesi gerektigini, ameliyatta hangi islemi yapacagini ögreniyor. Gerçek hastaya ameliyat yapmadan önce kadavrada deneyim kazaniyor. Kadavralar artik endoskopik cerrahide de kullanilmaya baslandi. Egitim amaçli. Artik mikro cerrahiye yönelme var. Doku cerrahisine gidilmeye baslandi. Cerrahide dokulara bakiliyor artik; bir organ veya lob çikartilmiyor. Bunlarin kadavralar üzerinde gelistirilmesi gerekir ki o cerrah daha çok hayat kurtarmaya devam etsin. Sadece tip ögrencisinin degil, uzmanlarin egitiminde de çok önemli kadavra. Tip ögrencisinin organlari ve dokulari orijinal yerinde, gerçegine en yakin bir sekilde görmesi gerekir. Tip ögrencisinin varyasyonlari yani insandan insana olan degiskenlikleri, yapisal farkliliklari da görmesi gerekiyor. Kadavra üzerindeki egitimin yerini hiçbir sey tutamaz. Yurt disindaki bazi kurumlarda bir dönem, kadavra yerine sadece model veya üç boyutlu simülasyon egitimleri denenmesine ragmen tekrar kadavra üzerinde egitime dönüldügünü ve diger yaklasimlarin birer yardimci gereç olarak görüldüklerini biliyoruz ” dedi.
BAGIS NASIL YAPILIYOR? KADAVRA NE OLUYOR?
Tip Fakültesi Anatomi Anabilim Dali Ögretim Üyesi Doç. Dr. Ilker Mustafa Kafa’nin verdigi bilgiye göre, öldükten sonra bedenini bilimin hizmetine sunmak isteyenler, kullanilma süresini kendisi belirliyor. Bagisçi, Türkiye’nin neresinde vefat ederse etsin ilgili anatomi kürsüsü tarafindan teslim alinarak kadavranin bozulmamasi için özel ilaçlama yapiliyor. “Bagisçinin verdigi süre dolduktan sonra yine bagisçinin istegine göre kadavraya islem yapiyoruz. Mezarini satin alip, belli bir süre kullanildiktan sonra cenaze töreniyle gömülmeyi isteyenler oldugu gibi, küllerinin Ege denizine serpilmesini isteyenler de olabiliyor. Üniversite olarak, tüm bunlarin kaydini tutuyoruz ve bagisçinin isteklerini aynen yerine getirmeye çalisiyoruz” diyen Doç. Dr. Kafa, toplumsal duyarlilik açisindan ülkemizde 24-31 Ekim tarihlerinin de Ulusal Anatomi Haftasi olarak belirlendigini hatirlatti.