Bursa Uludağ Üniversitesi tarafından '15 Temmuz darbe girişimi unutulmadı, unutturulmayacak' konulu panel düzenlendi. Panelde konuşmacı olarak Bursa Garnizon ve Jandarma Bölge Komutanı emekli Tümgeneral Seyfullah Saldık, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muammer Demirel, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Başkanı Prof. Dr. Tayyar Arı ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferhat Pirinççi yer aldı.

İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başlayan panelin açılış konuşmasını Rektör Prof. Dr. Yusuf Ulcay gerçekleştirdi. 15 Temmuz gecesi aklını başkasına kiraya vermiş kişilerin oluşturduğu Fettullahçı Terör Örgütü tarafından vahşice ve alçakça bir kalkışmaya şahit olduklarını söyleyen Rektör Ulcay; “Dış güçler tarafından desteklenen ve içimizde barınan FETÖ terör örgütü tarafından yapılan ve çok şükür ki başarısızlıkla sonuçlanan darbe girişiminin üzerinden bugün tam iki yıl geçti. Milletimiz eli kanlı teröristlere karşı eşine daha önce dünyada rastlanmamış bir direniş gösterdi. 15 Temmuz darbe girişiminde yüzlerce vatandaşımız bayrağı için demokrasisi için evlatları için şehitlik mertebesine yükseldi. O kanlı gecede 249 vatan sevdalısı kardeşimiz şehit düştü. 2196 kardeşimiz ise gazi unvanını aldı. Milletimiz tarihinin belki de en uzun 48 saatini geçirdi. Türkiye, darbe girişimi karşısındaki kararlı direnişiyle dış aktörlerin oyununu bozarken, İslam dünyası için de bir umut ışığı olduğunu gösterdi. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın en kritik aşamada verdiği ‘meydanlara çıkın’ talimatı ile halkımız meydanlara akın etti. Anneler, babalar, kardeşler, abiler, çocuklar hep birlikte devleti ve milleti için gözünü kırpmadan, bayrağını da yanına alarak önemli noktalarda nöbet tutmaya ve darbecilere karşı koymaya başladı. Türkiye’nin her yerinde tek ses, tek yürek hep birlikte hainlere gereken cevap verildi” diye konuştu.

KOMUTAN O GECEYİ ANLATTI

Panelin moderatörlüğünü üstlenen Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muammer Demirel ise tarihsel süreçte darbeler ve darbe girişimleri konusunda katılımcılara bilgi verdi. 15 Temmuz darbe girişiminde Bursa'da yaşananları aktaran Bursa Garnizon ve Jandarma Bölge Komutanı emekli Tümgeneral Seyfullah Saldık ise; "15 Temmuz gecesi ben evdeyken haberim oldu. Hemen hainlerin garnizona girmemesi için kapıların kapatılması emrini verdim. Bu çok etkili oldu. Kışlada 10 kişilik JÖH ekibi vardı. 10 kişilik ekibe, nizamiyeyi kapatın, içeriye zorla girmeye kalkan olursa vurun emri verdim. Evinden kalkıp, darbeci albayın emriyle garnizona gelen komutların JÖH timi içeriye almadı. Nizamiyede bana emir vermeye kalkan darbeci albayın gönderdiği o geceki nöbetçi astsubaylığı yapan darbeciyi tekme, tokat dövüp, onu derdest ettirdim. Arkasından silahlıkları kapattım. Darbeci albayın nizamiyede peşinden koştum. Üzerine hücum ettim. Kaçınca, yakaladım ve boğuşma yaşadık. Yakasına yapışıp, nizamiyeden dışarıya attım. Daha sonra nizamiyeye darbeye gelen gruba yüksek sesle bağırarak, 'asla içeriye giremezsiniz' dedim. JÖH timine, içeriye girmeye çalışanlara vurun emri verdim. Daha sonra durumu valimize ve başsavcımıza ilettim. Darbeci albayı gözaltı kararı çıktı” dedi.

FETÖ, ULUSLARARASI GÜÇLERİN OYUNCAĞI

Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tayyar Arı da konuşmasında darbelerde uluslararası güçlerin verdiği desteklere vurgu yaptı. FETÖ’nün uluslararası güçlerin oyuncağı olduğunun çok geç anlaşıldığını kaydeden Prof. Dr. Arı; “Keşke 17-25 Aralık'tan önce anlayabilseydik. Bu kadar büyük bir şekilde ahtapot gibi devletin tüm damarlarına sızacak kadar beklemeseydik. O yapıyı tehlikeli kılan tanımlanması zor olan bir yapıdan oluşuyor. Biz ona kripto diyoruz. Her türlü kimliğe bürünebilen yapı" ifadelerini kullandı.

İİBF Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferhat Pirinççi ise darbe kalkışmasının aşamalarını tek tek dile getirdi. Pirinççi, darbe girişiminin içeride ve dışarıdaki yansımaları hakkında da katılımcılara bilgi verdi. Panelde aynı zamanda UÜ Merkez Kütüphane Daire Başkanlığı Arşiv Müdürü ve Şair Ömer Ekinci Micingirt ‘Temmuz Şafağı’ isimli şiirini okudu.