Prof. Dr. Fuat Sezgin Yılı etkinlikleri Bursa’da tüm hızıyla devam ediyor. Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) ile Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin işbirliğinde düzenlenen son programda akademisyenler ‘Arayışlar Döneminde İslam Düşüncesi: Bütünlük ve Süreklilik Sorunu’ konusunu ele aldı.
Merinos AKKM’de gerçekleştirilen panelin oturum başkanlığını BUÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ferudun Yılmaz yaparken, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Türker, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Halil Üçer de konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliği BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Murat Demir, 2019 Fuat Sezgin Yılı Bursa Koordinatörü Prof. Dr. Ali Kaya, akademisyenler, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş takip etti.
İSLAM DÜŞÜNCESİ, MODERN DÜNYANIN BUNALIMINA ÇARE İMKÂNINI BARINDIRMAKTADIR
Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren BUÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, modern bir dünyaya gözlerini açan insanlar olarak ciddi bir imtihan sürecinden geçtiklerini söyledi. Modernliğin bir birikimin yanında insanı büyük bir çıkmazla karşı karşıya bıraktığına işaret eden Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “İnsanlığın selameti için bu çıkmaza bir cevap gelecek mi diye sorduğumuz zaman; o cevabın İslam düşüncesinden ve İslam medeniyetinden gelebileceğini inanıyoruz. En azından böyle bir çaba ve uğraşla yükümlü olduğumuzu biliyoruz. Bunun özgüvenine de sahip olmakla yükümlüyüz. Modern dünyanın köşe taşı düşünürlerinin farkında olduğu bu çıkmazın çaresi bizim dünyamızdadır.” diye konuştu.
BATI İLE KARŞILAŞMA DÖNEMİ KLASİK ÖĞRETİLERİN İŞLEVLERİNİ BOZDU
Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Türker ise konuşmasında ‘Arayışlar Dönemi’ kavramının İslam dünyasının batı medeniyeti ile karşılaşmasının yaşandığı son yüzyılları kast ettiğini söyledi. Bu dönemdeki bütünlük sorunu konusunda görüşlerini aktarmak istediğini kaydeden Prof. Dr. Ömer Türker; “İslam dünyası, Batı medeniyeti ile karşılaştıktan sonra iki önemli problem ile yüz yüze geldi. Bunlardan bir tanesi, aslında daha önceki dönemlere uzanan dünyayı açıklama gücünü elinde bulunduran teorileri kaybetme tecrübesidir. İslam dünyası 1600’lü yıllardan itibaren dünyayı açıklama gücünü Batı medeniyetine kaybetti. Ancak burada daha esaslı bir problem var. Müslüman âlimler klasik dünyada bir şekilde kendi içinde bütünlüğü, ilişkiler ağı iyi tesis edilmiş bir bilimler grubuna sahiptiler ve bu bilimler grubunda çalışan bilim adamları bilgilerini kendi disiplinleri içerisinde öğretebiliyorlardı. Bu yöntem, Batı ile karşılaşma tecrübesinde artık kendi işlevlerini yerine getiremez oldu” dedi.
FUAT SEZGİN MÜSLÜMAN BİLİM DÜNYASININ ENVANTERİNİ ÇIKARDI
İslam Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Halil Üçer de Prof. Dr. Fuat Sezgin’in esas itibariyle Müslümanların genel felsefe bilim tarihinin kalbine yerleşerek, dünyaya tam anlamıyla nasıl bir birikim bıraktıklarının envanterini çıkardığını söyledi. Fuat Sezgin’in uzun bir süre boyunca ihmal edilen bir dönemi aydınlatma gayreti içerisinde bulunduğunu kaydeden Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Halil Üçer; “Müslümanlar nasıl oldular da insanlık tarihinin kalbine yerleşerek küre ölçeğinde anlamlı bu birikimi inşa etme imkânı buldular? Öncelikle bu sorunun cevabını aramamız gerekiyor. İkincisi bu birikimin varisi olan bizler bugün arayışlar döneminde hangi pozisyondayız? Bu pozisyon içerisinde, bu birikimle münasebetimiz ne durumdadır? Arayışlar dönemi İslam düşünce geleneğinin 19. ve 20. Yüzyıllarını ifade ediyor. Bu dönemde İslam düşünce geleneğinin iki temel sorunu vardı. Birincisi bütünlük, ikincisi ise sürekliliktir” şeklinde konuştu.
Program soru cevap kısmı ile sona erdi. Etkinliğin sonunda katılımcılara teşekkür belgeleri takdim edildi.
Anasayfaya Dön Güncel Haberler Haber Arşiv