Azınlık-Çoğunluk Grup Statüsü ve Benlik Kavramı Belirginliği

Kalıp-yargılar, gruplar-arası ayrımcılık, azınlık-çoğunluk ilişkileri ve sosyal kimlik kuramı bağlamında gerçekleştirilen çalışmaların temel noktalarından biri de ‘benlik’tir. Sosyal kimlik kuramı benliği duruma özgü olması ve toplumsal grup düzeyinde deneyimlenmesi itibariyle çok yönlü bir kavram olarak ele alır (Verkuyten ve Hagendoorn, 2002). Bu yüzden sosyal kimlik kuramına göre benlik belirli biçimler bazında incelenmektedir: birey-düzeyinde , davranış düzeyinde ve evrensel temeller düzeyinde (Turner ve ark., 1994). İncelendiği düzey ve biçimlerden yola çıkarak benlik ya da benlik algısı, kişinin kendisini en iyi tanımlayan atıflarla ilgili bireysel yargıları tarafından oluşturulur. 
***
Krueger ve DiDonato (2008) sunduğu modele göre gruplar-arası karşılaştırmalar ve bireysel ihtiyaçların etkileşimi ve birleşimi sosyal yargıların temelini oluştururken, genel sosyal yargılar kendi içerisinde etkilendiği bağlama göre alt boyutlara ayrılır: benlik-algısı, sosyal istenirlik, gurp-içi algı ve grup-dışı algı. Benlik algısı daha önce de bahsedildiği gibi kişinin kendisini tanımlayan atıflara yönelik bireysel yargılarından oluşur. Sosyal istenirlik, atfedilen bir özelliğin olumlu ya da olumsuz olduğuna dair kişinin bireysel yargılarını içerir. Grup-içi ve grup-dışı yargılar kişinin kendi grubunu ve kendi grubu dışındaki grupları tanımlayan özelliklere dair kişisel yargılarını içerir. Bahsedilen dört temel yargı yapılarının arasındaki ilişkinin mekanizması sosyal kimlik kuramının gruplar-arası ayrımcılık temelinde sunmuş olduğu iki varsayım üzerinden öngörülebilir: 1. Bireyler olumlu benlik-algısına sahip olma eğilimindedirler, 2. Benlik kavramı grup üyeliğiyle bağlantılı olarak gelişir (Tajfel ve Turner, 1979). Bu iki varsayıma bağlı kalarak, Krueger ve DiDonato (2008) oluşturduğu tümevarımlı ego-temelli modele göre, birincil etkileşimler üç nokta arasındaki ilişki sürecinde gerçekleşir ve belirli sonuçlar doğurur. İlk olarak, sosyal istenirlik ve belik algısı arasındaki ilişkide, bu iki yapının etkileşimi sonucunda olumlu benlik algısı yaratma eğilimi vardır. Bir diğer nokta, benlik algısı ve grup-içi yargılar arasındaki ilişki benlik algısına yönelik atıfların grup-içine yansıtılması ve grup-içi atıfların benlik algısına yansıtılmasını içerir. Son olarak benlik algısı ile grup-dışı atıflar arasındaki ilişki dış-gruba yönelik benlik tarafından atfedilen yargıları içermektedir. Grup-içi atıflar, sosyal istenirlik ve grup-dışı yargılar arasındaki ilişki benlik bağlamında ikincil konumda ele alınırlar. Grup-içi ve grup-dışı atıflar arasındaki ilişki gruplar arası farklılaşmanın derecesini gösterir. Bu yapılar arasındaki yüksek korelasyon iki grubun benzerliğine tekabül ederken, düşük korelasyon ise gruplar arası farklılaşmaya tekabül eder. Bu noktada benzerlik ve farklıkların niteliği grup-içi kayırmacılığına yönelik eğilimleri belirler. Bu noktada bir çok çalışmada, benlik yargıları ve grup-içi yargılar kontrol edildiğinde grup-içi kayırmacılık seviyesinin düştüğü görülmüştür (Krueger ve ark., 2006). Benlik yargılarında grup-içi yansıtma, grup-dışı yansıtmadan daha yüksek ise grup-içi kayırmacılık daha yüksektir. 
***
Gruplar arası etkileşimi etkileyen grup-içi kayırmacılık çoğunluk grup statüsü olan bireylerden ziyade azınlık grup statüsünde olan grup üyelerinde daha fazla gözlemlenmiştir (Jetten ve ark., 1996). Minimal grup paradigması çalışmalarında, grup-içi normların grup-dışı normlara oranla, ödül ya da ceza dağılımı stratejileri üzerinde güçlü ve direkt bir belirleyici rolü vardır (Jetten ve ark., 1996). Bu eğilim grup kimliğini korumak ve güçlendirmek için gruplar arası farklığı korumaya yönelik bir davranıştır. Jetten ve ark. (1996) adalet ve ayrışmayı grup-içi birer norm olarak ele aldıkları çalışmalarında, ödül ya da ceza dağılımı stratejilerinde ayrışmayı, adalet normuna oranla daha fazla ön plana çıkarmışlardır. Gruplar arası ilişkiler temelinde azınlık-çoğunluk grup statülerinin benli üzerindeki etkilerini incelen bir diğer çalışma da Morrison ve Wheeler tarafından gerçekleştirilmiştir. Morrison ve Wheeler (2010) sosyal dışlanmanın davranış üzerindeki güçlü etkisinden dolayı bireylerin daha çok çoğunluğun bakış açısına göre hareket etmesinin yanı sıra bireylerin daha belirgin benlik-kavramına sahip olmak için de azınlık bakış açısına yönelik tavır sergileyeceklerini sunmuştur. Azınlık grup statüsünde olan bireyler çoğunluk grup statüsünde olan bireylere oranla, benlik-kavramlarını daha fazla belirginleştirirken, davranışlarını da kişisel değerleri temelinde şekillendirmektedirler (Morrison ve Wheeler, 2020). Bahsedilen kuramsal açıklamalar ve bu kuramlar bağlamında yapılan çalışmalardan hareketle azınlık ve çoğunluk gruplar arasındaki ilişkinin olumlu bir düzlemde ilerlemesini sağlamak için grup-içi yanlılığı artıran etkenlere yönelik çalışmaların artırılması faydalı olacaktır. Diğer bir yandan azınlık grup statüsündeki bireylerin bir strateji olarak kullandığı benlik kavramının belirginliği çoğunluk grup statüsündeki bireylerle iletişimlerine olumlu katkı sağlayacak davranışların da geliştirilmesinde etkili olabilir.

Kaynaklar
Jetten, J., Spears, R., & Manstead, A. S. (1996). Intergroup norms and intergroup discrimination: distinctive self-categorization and social identity effects. Journal of personality and social psychology, 71, 1222.
Krueger, J. I., Acevedo, M., & Robbins, J. M. (2006). Self as sample. In K. Fiedler & P. Juslin (Eds.), Information Sampling and Adaptive Cognition, 353–377. New York, NY: Cambridge University Press.
Krueger, J. I., & DiDonato, T. E. (2008). Social categorization and the perception of groups and group differences. Social and Personality Psychology Compass, 2, 733-750.
Rios Morrison, K., & Wheeler, S. C. (2010). Nonconformity defines the self: The role of minority opinion status in self-concept clarity. Personality and Social Psychology Bulletin, 36, 297-308.
Turner, J. C., Oakes, P., Haslam, S. A., & McGarty, C. (1994). Self and collective: Cognition and social context. Personality and Social Psychology Bulletin, 20, 454–463.
Tajfel, H., & Turner, J. C. (1979). An integrative theory of intergroup conflict. In G. W. Austin & S. Worchel (Eds.), The social psychology of intergroup relations, 27–34. Monterey, CA: Brooks/Cole.
Verkuyten, M., & Hagendoorn, L. (2002). In-group favoritism and selfesteem: The role of identity level and trait valence. Group Processes and Intergroup Relations, 5, 285–297.
Görsel Kaynak
https://tr.pinterest.com/pin/307863324509590660/

Anasayfaya Dön

İçerik Ekleme Tarihi : [07-Eki-2019]

İçerik Görüntüleme : [1.990]