Benlik saygısı kavramı, psikolojik iyi oluş üzerindeki olumlu etkileri nedeniyle araştırmacılar tarafından uzun yıllar çokça çalışılmıştır (Neff, 2003). Bireyin kendisine yönelik olumlu ya da olumsuz değerlendirmesi şeklinde tanımlanan benlik saygısının, olumlu etkilerinin yanı sıra birtakım olumsuz etkiler yaratabileceği de ortaya çıkmıştır. Örneğin yüksek düzey benlik saygısı dış grup üyelerine yönelik önyargının artışıyla (Aberson, Healy ve Romero, 2000) ve benlik tehdidi algılandığında saldırganlık ve agresyonla ilişkili bulunmuştur (Baumeister, Smart ve Boden, 1996). Bu bağlamda öz şefkat kavramı, benlik saygısının olumsuz yönlerini dengeleyen, benliğe yönelik sağlıklı bir yaklaşım olarak ileri sürülmüştür (Neff, 2003). Öz şefkat, bireyin olumsuz yaşam deneyimleri karşısında kendisine nazik davranarak, öz eleştirel tutumdan kaçınması; deneyimlerinin sadece kendisine özel bir durum değil, diğer insanların deneyimlerinin bir parçası olarak görmesi ve acı deneyimlerini bilinçli farkındalık düzeyinde tutması olarak tanımlanır (Neff, 2003). Öz şefkatin benlik saygısına alternatif olarak sunulması, araştırmacıları benlik saygısı ve öz şefkat kavramlarının hangi açılardan birbiriyle benzer olduğunu ve hangi açılardan birbirinden farklılaştığını incelemeye yönlendirmiştir.
Bu araştırmalardan birinde benlik saygısı ile öz şefkatin egoyla ilgili sağlıklı psikolojik süreçlerle ilişkileri karşılaştırılmıştır (Neff ve Vonk, 2009). Öz bildirim yoluyla oldukça geniş bir örneklemden (2187 katılımcı) elde edilen bulgulara göre öz şefkatin, genel benlik saygısının sonuç değişkenleri üzerinde açıkladığı varyansa ek olarak daha fazla varyansı açıkladığı tespit edilmiştir. Şöyle ki, benlik saygısına kıyasla, öz şefkat daha stabil benlik değeri ile ilişkili bulunurken; kendi değerini belirli durumlara bağlı olarak belirleme, sosyal karşılaştırma yönelimi, öfkelenme, öz bilinç (public self- consciousness) ile negatif yönde ilişkili bulunmuştur. Sadece narsizm benlik saygısıyla olumlu yönde ilişkili iken, -benlik saygısı kontrol edildiğinde- öz şefkatle ilişkili bulunmamıştır. Araştırmacılar ikinci çalışmada öz şefkat ve benlik saygısının olumlu duygu halleriyle ilişkilerini karşılaştırmıştır. Bulgularda öz şefkatin, mutluluk, iyimserlik ve olumlu duygular üzerinde, benlik saygısının açıkladığından daha fazla varyansı açıkladığı tespit edilmiştir (Neff ve Vonk, 2009).
Başka bir çalışmada bir kişilik özelliği olarak öz şefkat ve benlik saygısının, olumlu duygu, olumsuz duygu ve belirli alanlarda (aile, arkadaşlar, okul, iş vb.) algılanan stres üzerindeki etkileri on dört gün boyunca, gün içerisinde alınan anlık ölçümlerle incelenmiştir (Krieger, Hermann, Zimmermann ve Holtforth, 2015). Bulgulara göre hem öz şefkat hem benlik saygısı olumsuz duygular ve algılanan stres düzeyiyle negatif yönde; olumlu duygularla ise pozitif yönde ilişkili bulunmuştur. Benlik saygısı kontrol edildiğinde, öz şefkatin olumlu ve olumsuz duygularla ilişkisi anlamlılığını korurken; öz şefkat kontrol edildiğinde, benlik saygısı ile olumlu ve olumsuz duygular arasındaki ilişkiler anlamlılığını kaybetmiştir. Ayrıca algılanan stres düzeyinin, hissedilen olumsuz duygular üzerindeki etkisinde öz şefkatin tampon görevi gördüğü saptanırken, benlik saygısının benzer bir işlevi tespit edilmemiştir. Bulgular incelendiğinde öz şefkatin benlik saygısından farklı olarak, stres anında duyguları düzenleme ve duygusal başa çıkma becerilerindeki artışla ilişkili olduğu; dolayısıyla adaptif bir işleve sahip olduğu dikkat çeker (Krieger ve ark., 2015).
Marshall ve arkadaşları (2015) tarafından lise öğrencileriyle yürütülen başka bir araştırmada ise, düşük düzey benlik saygısının bireylerin genel sağlık durumu üzerindeki olumsuz etkisinde öz şefkatin düzenleyici bir rol üstlendiği gösterilmiştir. Bu çalışmada katılımcıların genel sağlığındaki değişimi yordamada, öz şefkat, benlik saygısı ve ikisinin etkileşiminin rolü boylamsal olarak incelenmiştir. Bulgulara göre sadece öz şefkat düzeyi yüksek bireylerde, düşük düzey benlik saygısının gelecekteki genel sağlık durumu üzerindeki olumsuz etkisi daha hafif düzeyde bulunmuştur (Marshall ve ark., 2015).
Benlik saygısı ve öz şefkat değişkenlerinin farklı araştırma desenlerinde incelendiği yukarıdaki çalışmaların bulguları değerlendirildiğinde, egoyla ilgili sağlıklı psikolojik süreçler, olumlu-olumsuz duygu durum, mutluluk, iyimserlik, algılanan stres düzeyi ve genel sağlık durumuyla ilişkileri açısından benlik saygısı ve öz şefkatin benzerlik gösterdiği görülür. Fakat benlik saygısı kontrol edildiğinde, öz şefkatin bu ilişkilerdeki yordama etkisi anlamlılığını korumaktadır. Bu durum öz şefkati, benlik saygısından farklılaştırarak, benliğe yönelik sağlıklı bir tutum için alternatif bir çözüm olduğunu doğrular niteliktedir. Ayrıca bu çalışmalarda ele alınmamış olan benlik saygısı ile öz şefkatin karşılaştırılabilir bir başka yönü, bu kavramların düzeylerinin ne derece değiştirilebildiğidir. Swann’a (1996) göre, bireylerin benlik saygısını arttırmak kolay bir süreç değildir. Çünkü benlik saygısı değişime direnç göstermektedir (akt. Neff, 2003). Öte yandan öz şefkatin arttırılmasına yönelik müdahale programları klinik alandaki psikoterapi süreçlerinde kullanılmaktadır (Gilbert, 2009). Bu tür uygulamalar, bireylerin kendilerini eleştirdiklerinde ya da bir tehdit hissettiklerinde kendilerine yatıştırıcı şekilde ve şefkatle yaklaşabilme becerisinin geliştirilmesine dayanmaktadır. Bunun yanı sıra Germer ve Neff (2013) tarafından klinik örneklemin dışında da uygulanabilecek sekiz hafta süren Farkındalık Odaklı Öz Şefkat Eğitimi geliştirilmiştir. Eğitimin etkililiğini gösteren bulgular incelendiğinde, kontrol grubuna kıyasla, eğitimi alan katılımcıların öz şefkat, farkındalık ve yaşam memnuniyeti bildirimlerinde artışın; kaygı, depresyon belirtileri ve stres düzeylerinde ise azalmanın olduğu görülür (Germer ve Neff,2013). Bu noktadan hareketle, öz şefkat düzeyinin geliştirilebilir bir beceri olduğu ileri sürülmektedir (Neff ve Seppala, 2016). Sonuç olarak öz şefkatin, benliğe yönelik sağlıklı bir tutum olarak benlik saygısına iyi bir alternatif olduğu söylenebilir.
Kaynaklar
Aberson, C. L., Healy, M. ve Romero, V. (2000). Ingroup bias and self-esteem: A meta-analysis. Personality and Social Psychology Review, 4(2), 157-173.
Baumeister, R. F., Smart, L. ve Boden, J. M. (1996). Relation of threatened egotism to violence and aggression: The dark side of high self-esteem. Psychological Review, 103(1), 5.
Cameron, L. J. (2019). The Surprising impact of self-compassion [Resim].
Germer, C. K. ve Neff, K. D. (2013). Self‐compassion in clinical practice. Journal of Clinical Psychology, 69(8), 856-867.
Gilbert, P. (2009). Introducing compassion-focused therapy. Advances in Psychiatric Treatment, 15(3), 199-208.
Krieger, T., Hermann, H., Zimmermann, J. ve Grosse Holtforth, M. (2015). Associations of self-compassion and global self-esteem with positive and negative affect and stress reactivity in daily life: Findings from a smart phone study.
Personality and Individual Differences,
87, 288-292.
http://dx.doi.org/10.1016/j.paid.2015.08.009
Marshall, S. L., Parker, P. D., Ciarrochi, J., Sahdra, B., Jackson, C. J. ve Heaven, P. C. L. (2015). Self-compassion protects against the negative effects of low self-esteem: A longitudinal study in a large adolescent sample.
Personality and Individual Differences,
74, 116-121.
http://dx.doi.org/10.1016/j.paid.2014.09.013
Neff, K. D. (2003). Self-compassion: An alternative conceptualization of a healthy attitude toward oneself. Self and Identity, 2(2), 85-101. doi: 10.1080/15298860309032
Neff, K., D. ve Seppala, E. (2016). Compassion, Well-Being, and the Hypoegoic Self. K. W. Brown ve M. Leary (Ed.), Oxford Handbook of Hypo-egoic Phenomena: Theory and Research on the Quiet Ego içinde (s. 189-205). Oxford University Press.
Neff, K. D. ve Vonk, R. (2009). Self‐compassion versus global self‐esteem: Two different ways of relating to oneself. Journal of Personality, 77(1), 23-50. doi: 10.1111/j.1467-6494.2008.00537.x